1750 Adetten Fazla Türkiye'nin En Güzel Villa Modelleri İçin Resme Tıklayabilirsiniz..

Kaynaktan ‘Akıllı Raf’a Geçti, Sıra İkinci Fabrikaya Geldi

http://img96.imageshack.us/img96/5082/mezzanine0292907.jpg

Sivaslı Halil İbrahim Gül, 1977’de 12 yaşında taşındığı İstanbul’da kaynakçı ustası oldu. Askerlik dönüşü, çalıştığı şirkete ortak girdi. Merter Keresteciler’de tekstilcilere çelik çatılar yapan Gül, onların yönlendirmesiyle raf üretimine başladı. Sanayicilere ve lojistik şirketlerine ‘akıllı depo rafları’ üreten Gül’ün şirketi Temesist Raf, 2009’da 15 milyon lira ciro yaptı.

SON yıllarda yıldızı parlayan lojistik sektörüne ‘endüstriyel akılı depo rafları’ üreten Temesist Depo ve Raf Sistemleri Sanayi ve Ticaret Ltd. Şti. (Temesist Raf), Bilecik’te yeni bir fabrika yatırımı yapıyor. Kazakistan’da da şirket kuran firma bu ülkede de üretim yatırımı planlıyor. Geçen yıl 15 milyon lira ciro yapan Temesist’in patronu Halil İbrahim Gül, Sivas’tan İstanbul’a küçük yaşta geçmiş ve çalışıp kazandığıyla uzun süre Sivas’taki ailesine bakmış. Bir dönem Sivas’a dönmeyi de deneyen Halil İbrahim Gül, daha sonra İstanbul’da karar kılmış ve 1994’ten itibaren kendi şirketiyle yola devam etmiş. Turkcell’den Kalekim’e, Omsan’dan Çelebi’ye, BP’den P&G’ye kadar onlarca ünlü markaya endüstriyel akıllı depo rafları üreten firmanın her yıl bir ülkeye odaklandığını ve cirosunun da yüzde 33’ünü yurt dışından sağladığını anlatan Halil İbrahim Gül, şöyle başlıyor anlatmaya: “Sivaslıyım. 1965’te doğdum ve aynı yıl İstanbul’a göç etmişiz. Babam, 1972’ye kadar Levent ve Fatih’te çalışmış, ailesini geçindirmiş. 1972’de Sivas’a geri dönüp bakkal açmış. Çocuk aklımla Sivas’a neden döndüğümüzü sorgulamıştım ve İstanbul’a dönme isteğiyle gitmişim. Sivasta babamın sağlığı bozuldu ve sıkıntılı günlerimiz başladı. Ben de 12 yaşımda İstanbul’a tekrar döndüm. Sivas’ta tornacı çırağı olarak çalışırdım, İstanbul’da kaynakçı oldum. Çalışıp Sivas’a para gönderiyordum. 5 kardeşin en büyüğü bendim.”

Merter’de çelik çatılar
1977’de İstanbul’da çelik çatılar yapan bir firmada kaynakçı olan Halil İbrahim Gül, şöyle konuşuyor: “1980’e kadar 3 yıl çalıştım. 1980’de bir kaynak makinesi satın aldım ve babama durumu anlattım. Babam da Sivas’ta dükkan açmamı istedi. 1980’de tekrar Sivas’a gittim ve dükkan açtım. Ancak Sivas küçük yer ve kış şartları da çok ağırdı. Demir insanın eline yapışıyordu. 2 yıl devam ettim, babam da vefat etti ve yaşımı büyütüp askere gittim. Askerden döndükten sonra da İstanbul’da eskiden birlikte çalıştığım ustamın yanına gittim. Merter Keresteciler Sitesi’nde inşaatlar yapılıyordu. Tekstilciler yerleşiyordu ve biz de çatılarını yapmaya başladık. 1986’ya kadar böyle devam ettik. Ben de çalıştığım yere ortak oldum. 1994’e kadar da bu ortaklık yürüdü. 1988’den itibaren raf imalatına da başlamıştık. Küçük hafif raflar yapıyorduk. 1994’te ortaklıktan ayrıldıktan sonra kalıpları tamamladım ve müşterilerin de yönlendirmesiyle raf işine tam odaklandım. Mağaza rafları ve ardından da depolar için stok raflarına geçiş yaptım.”

25 ülkeye ihracatım var Kazakistan’da kalıcıyız
TÜRKİYE’de lojistik sektörünün hızla büyüdüğünü vsöyleyen Halil İbrahim Gül, “Biz de onlara dönük üretime yöneldik. 15 metre yüksekliğe kadar tek parça raf üretebiliyoruz. Her biri 1.5 tondan fazla ağırlığı olan ürünler bu raflarda depolanıyor. Büyük sanayiciler, gümrükçüler, lojistik firmaları müşterilerimiz oldu. Endüstriyel akıllı depo rafları üretiyoruz, ihraç da ediyoruz. Sırbistan, Libya, Cezayir, Suudi Arabistan, Sudan, Gana, Etiyopya, Kenya derken 25 ülkeye ulaştık” diyor. Fransa’ya İngiltere’ye de ihracat yaptığını belirten Gül, “Kazakistan’da şirket kurduk, bir ortağımız var. Orada üretim de yapacağız. Önce buradan ürün gidecek, sonra 2 üretim tesisi kuracağız” diye konuşuyor.

Bilecik’te 100 kişiyi işe alacağız
TEMESİST Raf Yönetim Kurulu Başkanı Halil İbrahim Gül, Beylikdüzü’ndeki fabrikasında şu anda 125 kişinin çalıştığını belirtiyor ve şöyle konuşuyor: “Beylikdüzü’ndeki fabrikamızda 5 bin metrekare kapalı alanımız var. Bir fabrika da Bilecik’e kuruyoruz. O da 6 bin meterkare kapalı alana sahip olacak. Oraya da 100 kişi alacağız. Alımlara başladık. 2.5 milyon liralık bir ilk yatırım olacak ve temmuz ayında kısmen açılacak. Aslında Manisa’ya kuracaktık, arsamızı ve inşaat ruhsatımızı da almıştık. Ancak Bilecik’te hazır ve uygun bir yer çıktı karşımıza. Şimdi bu tesisle birlikte 2010 ciromuzun yüzde 50 yükselmesini bekliyoruz.”

İzmirli Dorya Mobilya ABD’de mağaza açtı
TAMAMI el yapımı mobilyalar üreten Dorya Mobilya, Amerika’daki ilk mağazasını High Point, North Carolina’da açtı. Dorya’nın açılışına Amerikan mobilya otoriteleri büyük ilgi gösterdi. Dorya COO’su Doruk Yorgancıoğlu, “Özgün tasarımlarımızla büyük ilgi gördük. Dorya’yı dünya markası yapmak istiyoruz. Önümüzdeki 5 yılda ABD yatırımlarımızı sürdüreceğiz, New York, Chicago, Los Angeles ve Miami’de mağazalar açacağız” dedi. 1979’da Ümit Yorgancıoğlu tarafından İzmir’de kurulan ve Manisa’daki fabrikasında üretim yapan Dorya Mobilya, özgün tasarımlarını aralarında Almanya, Mısır, İngiltere, Yunanistan ve Panama’nın yeraldığı 16 ülkeye ihraç ediyor. Dorya’nın; İzmir, İstanbul, Ankara, Bursa, Moskova, Dubai, Tahran, High Point (ABD) olmak üzere toplam 8 mağazası bulunuyor.

Filo kiralama sektörü 2 milyar liraya çıktı
TÜRKİYE’de hızla büyüyen ‘filo araç kiralama’ işi, yollarda 150 bin adeti bulan araç parkı ve 2 milyar lirayı aşan cirosuyla dev sektör oldu. Anadolu Grubu’na bağlı Çelik Motor Filo Kiralama Satış Müdürü Murat Hacıosmanoğlu, 2014’e kadar filo kiralama pazarının 300 bin adete ulaşacağını söyledi. Hacıosmanoğlu, Çelik Motor’un da 2014 yılına kadar sektörde ilk üçe girmeyi hedeflediğini belirtti. Vergi takibi olmaması ve gider gösterilmesi, bakım masraflarının olmayışı, araç takibi için personele gerek duyulmaması gibi işletme avantajları olan ‘kiralama’nın 3 adetten sınırsız adetlere kadar yapılabildiğini vurgulayan Hacıosmanoğlu şöyle konuştu: “Firma sadece araç kiralama bedeli ödüyor ve yakıt hariç; vergi, bakım, sigorta, garanti gibi hiçbir konuyu takip etmiyor. Kiralama sistemi, büyük şirketler tarafından çok tercih ediliyor. Ancak son yıllarda Küçük ve Orta Boy İşletmeler (KOBİ) de avantajları keşfetti. Sektör otomotiv sanayimiz için de çok önemli. Her yıl 60 bin sıfır kilometre araç ‘kiralama sektörü’ tarafından satın alınıp piyasaya çıkıyor.”

Köfteci Ramiz, şimdi de ‘Rames Cafe’ler açıyor
AKHİSARLI ‘Köfteci Ramiz’, şimdi de ‘Rames Cafe’ler zinciri kuruyor. Rames Cafe’lerden, ilki İzmir Selway Park Alışveriş Merkezi’nde açıldı. Köfteci Ramiz Yönetim Kurulu Üyesi Bülent Taşkınlar, “Bizim derdimiz çok dükkan açalım, fazla et işleyelim değil. Köftede de her köşe başında olmak istemiyoruz. Müşterilerimiz Akhisar’da yapılan köfteden hangi tadı ve lezzeti alıyorlarsa Türkiye’nin her yerinde aynı tadı almalı” dedi. Taşkınlar, Köfteci Ramiz’in büyüme sürecini iyi yönettiklerini de vurgulayarak, şöyle konuştu: “Üretim tesislerimize yönelik yatırımlarda kredi veya devlet teşviki kullanmadık. Gıda yatırımlarımızda kendi sermayemizi kullanıyoruz. Franchise olacak kişi de mutlaka işinin başında duracak kişi olmalı. Kendisini köfteci hissetmeli, köfteci gibi yaşamalı. Kartvizitine köfteci yazabilmeli.”

Hakkında: SerMimar

SerMimar Kimdir? Osmanlılarda mimarbaşı, sermimaran-ı hassa. osmanlı hanedanının ve büyük devlet adamlarının yaptıracakları binaların projelerini yapmak ve bunların uygulanması için gerekli mimarları, teknik elemanları atamak, büyük kentlerdeki mimarları atamak, hassa mimarlarını yetiştirmek, kent ve kasabalardaki bütün mimar ve ustaların kayıtlarını tutmak sermimarın görevleri arasındaydı.

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir